Elektrik Sektöründe Ayrıştırma

Yazarlar: Av. Ahmet Berker
1.Giriş
Elektrik sektörü, doğası gereği rekabet açısından hassas bir yapıya sahiptir. Devlet, bu sektörde rekabeti teşvik etmek, tekelci yapıları önlemek, piyasa aktörlerinin çeşitliliğini artırmak ve şeffaflığı sağlamak amacıyla çeşitli düzenlemeler getirmiştir.
2. Elektrik Sektöründe Ayrıştırma
Elektrik sektörü, şebeke sistemine bağımlılığı nedeniyle rekabetin sağlanabilmesi için özel düzenlemelere ihtiyaç duymaktadır. Bu çerçevede, rekabetçi bir piyasa ortamı oluşturmak, piyasayı serbestleştirmek ve özel sektör aktörlerinin şebekeye girişlerini kolaylaştırmak amacıyla “ayrıştırma prensibi” benimsenmiştir.
Ayrıştırma, elektrik piyasasında rekabeti artırmak için bir şirket bünyesindeki üretim, iletim, dağıtım ve perakende satış faaliyetlerinin birbirinden ayrılması anlamına gelir. Bu ayrım, ilgili şirketin kamu veya özel sektör mensubu olup olmaksızın uygulanmalıdır. Ayrıştırma sayesinde:
- Aynı piyasada faaliyet gösteren teşebbüsler arasında ayrımcılık önlenir,
- Farklı piyasalarda faaliyet gösteren teşebbüsler arasındaki çapraz sübvansiyon engellenir,
- Elektrik piyasasında rekabet koşulları iyileştirilir.
Elektrik piyasasında liberalleşme süreci ile birlikte, üretim, iletim, dağıtım ve perakende satış faaliyetlerinin aynı çatı altında toplanması rekabet hukukuna aykırı sonuçlar doğurabilir. Bunun yanı sıra, bu faaliyetlerin tek bir yapı altında bulunması yatırım süreçlerini sekteye uğratabilir ve üretim etkinliğini olumsuz etkileyebilir. Elektrik piyasasında meydana gelen gelişmeler yalnızca bu sektörü değil, genel ekonomik ve politik yapıyı da etkileyebileceğinden, ayrıştırma politikalarının doğru uygulanması büyük önem taşımaktadır.
2.1. Ayrıştırmanın Amaçları ve Hukuki Dayanağı
Ayrıştırmanın temel amacı, piyasadaki tüm teşebbüslerin eşit koşullarda faaliyet gösterebilmesini sağlamak ve dikey bütünleşik teşebbüslerin kendi bağlı şirketleri lehine ayrımcılık yapmasının önüne geçmektir. Bu nedenle, ayrıştırma politikaları büyük ölçüde rekabet hukuku prensipleri ile şekillenmiştir.
Tüketici perspektifinden bakıldığında, aynı marka altında faaliyet gösteren dağıtım ve tedarik şirketleri tek bir yapı gibi algılanabilir ve bu durum tüketicilerin bağımsız tedarikçilere yönelmesini zorlaştırabilir. Dolayısıyla, ayrıştırma politikaları sadece şirketler için değil, tüketiciler açısından da şeffaf ve anlaşılır olmalıdır. Örneğin:
- Ayrıştırılan şirketlerin internet siteleri, çağrı merkezleri ve iletişim bilgileri farklı olmalıdır.
- Şirketler, tüketicilere tarafsız ve bilgilendirici içerikler sunmalıdır.
- Ayrıştırılan şirketler, rekabet kurallarına uygun olarak fiyatlandırma yapmalı ve rakiplerine de adil hizmet sağlamalıdır.
Bu noktada Elektrik Piyasası Kanunu (EPK) Madde 5/1.a hükmü, piyasada birden fazla lisansa sahip olan veya aynı faaliyeti birden fazla tesis üzerinden yürüten tüzel kişilere, her faaliyet için ayrı hesap ve kayıt tutma yükümlülüğü getirmiştir.
2.2. Ayrıştırma Türleri
Elektrik piyasasında ayrıştırma, dört temel gruba ayrılmaktadır:
- Muhasebe (Hesap) Ayrıştırması: Dikey bütünleşik teşebbüslerin farklı faaliyet alanları için ayrı hesap ve kayıt tutmasıdır. Bu yöntem, finansal hareketlerin şeffaf bir şekilde izlenmesini sağlar ve çapraz sübvansiyonun önlenmesine yardımcı olur.
- Yönetim Ayrıştırması: Şirket içindeki üretim, iletim ve dağıtım birimlerinin karar alma mekanizmalarının ayrılmasıdır. Böylece, karar süreçleri bağımsız hale gelir ve şirketler arasındaki rekabet korunur.
- Hukuki Ayrıştırma: Dikey bütünleşik teşebbüslerin her bir faaliyet alanı için ayrı tüzel kişilikler oluşturmasıdır. Bu sayede, şirketlerin bağımsız hareket edebilmesi sağlanır ve hukuki sorumlulukları ayrıştırılır.
- Mülkiyet Ayrıştırması: En ileri seviyedeki ayrıştırma yöntemidir. Bu modelde, dikey bütünleşik teşebbüslerin şebeke varlıklarının mülkiyeti ve kontrolü el değiştirmekte, böylece şebeke işletmesi tamamen bağımsız hale gelmektedir.
2.3. Türkiye’de Benimsenen Ayrıştırma Modeli
Türkiye’de Elektrik Piyasası Kanunu (EPK) ve Elektrik Piyasası Lisans Yönetmeliği kapsamında muhasebe ayrıştırması ve hukuki ayrıştırma modelleri benimsenmiştir.
- EPK Madde 5/2.b ve Lisans Yönetmeliği Madde 44/1.b ile piyasa içi ve dışı faaliyetler için ayrı hesap tutulması zorunlu kılınmıştır.
- EPK Madde 9 kapsamında, dağıtım şirketleri piyasa faaliyetleri dışında faaliyet gösteremez ve dağıtım sistemine bağlı tüm kullanıcılara ayrım gözetmeksizin hizmet sunmak zorundadır.
- EPK Madde 8/1 iletim faaliyetleri açısından hukuki ayrıştırmayı düzenlerken, EPK Madde 3/2.b ile dağıtım şirketlerinin tedarik faaliyetlerinden ayrılmasını sağlamıştır.
3. Ayrıştırmanın Faydaları ve Riskleri
3.1. Faydaları
- Daha fazla rekabet ortamı yaratır ve fiyatları düşürerek tüketicilerin lehine olur.
- Devletin yatırım risklerini azaltır, özel sektör yatırımlarını teşvik eder.
- Şeffaflığı artırarak finansal işlemlerin daha kolay denetlenmesini sağlar.
- Enerji sektöründe verimliliği artırır ve hizmet kalitesini yükseltir.
3.2. Riskler ve Eleştiriler
- Ayrıştırma sonucunda bazı varlıkların yabancılara devredilmesi yerli firmaların rekabet gücünü azaltabilir.
- Aşırı aktör çeşitliliği nedeniyle koordinasyon sorunları yaşanabilir.
- Stratejik sektörlerde planlama zorlukları yaratabilir.
Bu olası riskler, uzun vadeli planlama ve düzenleyici kurumların etkin denetimleri ile minimize edilebilir.
4. Sonuç
Elektrik piyasasında ayrıştırma, serbestleşme sürecinin önemli bir parçasıdır ve rekabetin sağlanması açısından büyük bir rol oynamaktadır. Rekabet Kurumu ve EPDK gibi düzenleyici otoritelerin uyum içinde çalışarak, ayrıştırma süreçlerini titizlikle denetlemesi gerekmektedir.
Ayrıştırmanın etkin bir şekilde uygulanması, piyasa şeffaflığını artırarak yatırımcı güvenini pekiştirecek, fiyatları düşürecek ve tüketici refahını artıracaktır. Ancak, bu süreçte doğabilecek olası riskler göz önünde bulundurulmalı ve uzun vadeli stratejik planlamalar ile yönetilmelidir.
Konu hakkında detaylı bilgi almak isterseniz info@berkerberker.com adresinden bize ulaşabilirsiniz.